top of page
  • Yazarın fotoğrafıSuzan Demirci

Ölü Canlar

Güncelleme tarihi: 8 Oca 2023

Ölü Canlar, roman, world literature, novel, O Alquimista, Simyacı, Paulo Coelho
Ölü Canlar

Adı: Ölü Canlar

Orijinal Adı: Мёртвые души

Yazar: Nikolay Vasilyeviç Gogol

Çeviri: Mazlum Beyhan

Tür: 100 Temel Eser, Edebiyat, Hasan Âli Yücel Klasikleri, Roman

Sayfa Sayısı: 484


 





"Zaten dünyada her şey şaşılacak şekilde, üzerine çok düştüğünde neşe bir anda hüzne dönüşür..."



Fikri:

Bir insanın hırsı uğruna neler yapacağı ve bunları yaparken yanlış yollara saparsak eninde sonunda foyamızın ortaya çıkacağı anlatılıyor. Buna rağmen hırs sayesinde insanları da etkileyebileceğimiz vurgulanıyor. Çiçikov yaşamın anlamını insanları etkilemede arayan bir insan görünümü veriyor ve bunun gereklerini savunuyor.


Özeti:

Kentin hanına, güzel ve küçük, yaylı bir arabayla bir yolcu gelir. Gelen bu yolcu gizemli Pavel İvanoviç Çiçikov’dur. Kendini danışman, çiftlik sahibi ve iş için yolculuk eden biri olarak tanıtır. Kentin ileri gelenleriyle tanışır. Vali, polis memuru, yargıç, savcı, çiftlik sahipleri vb. gittiği her yerde kendini görgülü bir salon adamı olarak gösterir.


İnsanların zaaflarını kavrayan ve onlara duymak istediği tatlı sözleri söylemeyi beceren bir adamdır. Bu tavırları ve görüntüsü sayesinde toplantılara ve yemeklere davet edilmesini sağlar. Diğer insanları överek, varlıklı ve soylu insanların güvenini kazanır. Öncelikle çiftlik sahibi Manilov ve Sobakeviç ile yakın ilişkiler kurmuştur. Manilov’un çiftliğinde, Manilov ailesi üzerinde çok iyi izlenimler bırakmayı başarır.


Çiçikov, Manilov ile konuşmalarında, ona kaç kölesi olduğu ve son sayımı ne zaman verdiğini, kaç kölesinin öldüğünü sorar. Manilov, ölen kölelerin sayısını bilmediğinden ve çok sayıda kölesi ölmüş olduğundan bu soruya şaşırır. Ölen kölelerin tam sayısını, listesini neden istediğini, Çiçikov’a sorar. O ise ne diyeceğini bilemez. Bunun üzerine ölen köleleri satın almak istediğini ifade eder. Bunu gülünç bulan adam, ölmüş kölelerinin evraklarını küçük bir meblağ üzerinde anlaşarak Çiçikov’a satar.


Çiçikov, bunun gibi daha birçok yerdeki ölü kölelerin evraklarını satın alır. Kentteki insanların tümü iyi kalpli, konuksever insanlardır. Çiçikov, iyi huylu, terbileyi ve kendini sevdirmenin yolunu çok iyi bilen biri olarak onların gönlüne girer. Kentten ayrılmaya ne zaman kalksa onu durdururlar bir süre daha kalmasını isterler.


Çiçikov'un verilen baloya gelmesi herkesi mutlu eder. Herkes onun etrafında toplanır onunla sohbet eder. Bayanlarla sohbeti esnasında aniden toprak sahibi Nozdriev salona girer. Çiçikov’un çok aptal bir insan olduğunu çünkü ölü can aldığını haykırır. Önce insanlar pek aldırış etmezler. Ancak bu hikaye kulaktan kulağa yayıldıkça insanlar itibar etmeye başlarlar. Olay o kadar yayılır ki herkes Çiçikov’un valinin kızını kaçırmak için bunu yaptığını düşünmeye başlarlar. Ancak her iki olay arasında hiçbir bağlantı kuramazlar. Sonunda kentte iki parti kurulur. Erkekler partisi ve kadınlar partisi. Erkekler, sadece ölü canlarla; kadınlar ise sadece valinin kızının kaçırılmasıyla ilgilenirler. Kısacası bütün kent olayı çözmek için seferber olur. Bu arada Çiçikov hasta olduğu için evden dışarı çıkamaz ve olaylardan haberdar değildir. Dışarı çıktığında ise bütün insanların ona karşı tavırları değişmiştir. Kısa sürede olayları öğrenir. Buna canı sıkılır ve kenti terk eder.


Çiçikov, günler sonra Rusya'nın uçsuz bucaksız topraklarında dolaşırken cennet bahçelerini andıran bir çiftlikten gözünü alamaz ve oranın sahibi Tientietnikov'un evine gider. Tientietnikov, okulu bitirdikten sonra memurluk hayatında müdürünün üstlerine ve astlarına olan davranışları yüzünden tartışma yaşar ve işine son verilir. O da çiftliğine geri dönerek aldığı eğitimle köylüleri daha fazla verim etme konusunda eğitmeye çalışır. Köylüsüne toprak vererek hem kendisi için hem de çiftlik için çalışmasını sağlar. Onlara mümkün olduğunca iyi davranır, daha fazla boş zaman sağlar. Ancak gün geçtikçe verimin düştüğünü, köylünün davranışının değiştiğini fark eder. Zamanla iyice sıkılır. Her şeyden elini eteğini çeker. İşte tam bu sırada Çiçikov’la tanışır ve bir süre kendisiyle kalmasını ister. Çiçikov bunu kabul eder ve çiftlikleri gezerek çiftlik sahipleri ile tanışır. Ölü canlar satın alır. Tek hayali bir çiftlik sahibi olmaktır. Gittiği yerlerde çiftlik sahiplerinin eğitimli ve işten anlayan insanlar oldukları gözünden kaçmaz. Söylenenleri bir bir aklında tutar bu konular üzerinde geceler süren tartışmalara girer. Konuşmaların çoğu köylünün eğitilmesi ve bilimsel yöntemlerle tarımın geliştirilmesi üzerinedir.


Bu arada Çiçikov ölü can almaya devam eder. Ancak bunları yaşıyor gibi göstermeyi de unutmaz. Çiçikov bu yolculuktan çok kârlı çıkmıştır. 300 bin Ruble kadar para biriktirmiştir. Ancak yaptığı kanunsuz işler maliye memurlarına, valiye ve hatta prense kadar gitmiştir. Prens tarafından hapse atılır. Arkadaşı Murazov ona yardım edeceğini söyler ancak bunun karşılığı olarak bütün kötü alışkanlıklarından vazgeçmesini ister. Çiçikov bu isteği kabul eder. Prens ise hiç istemediği halde Murakov’u kıramaz ve Çiçikov’u serbest bırakır. Ancak tüm ülkeyi saran bir hastalık gibi rüşvet, ahlaksızlık ve dolandırıcılık almış başını gitmiştir.


Genel vali tüm memurları toplantıya çağırarak bu durumu gündeme getirir. Tüm insanların bu alışkanlıklardan vazgeçmesini, aksi taktirde bir çok kişinin işten atılacağını ve durumun Çar’a bildirileceğini söyler. Vali sözlerini şöyle bitirir. “Sahteciliğin hiçbir ceza, önlem ve yaptırım ile ortadan kaldırılamayacağını bilirim. Çünkü sahteciliğin kökleri ruhumuzun ta derinliklerine kadar sokulmuş ve rüşvet alma, olağan bir hak durumuna girmiştir. Düşman karşısında nasıl silaha sarılmışsak, namussuzluk ve sahteciliğe karşı da ayaklanmamız gerektiğini herkes anlamadıkça kötülükleri ortadan kaldırmamıza olanak yoktur ...”




 


1 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör

Comentarios


© Copyright
bottom of page